21 Şubat 2018 Çarşamba

Obezitede Son Durum


Obezite Nedir?

Obezite, şişmanlık vücutta normalden fazla miktarda yağ birikmesi anlaına gelir. Neden olur? alınan kalori miktarı harcanandan fazla ise bu enerji vücutta yağ olarak depolanacaktır. Peki bu normalden fazlanın kriteri nedir? Vücut kitle indeksi – body mass indeks: kilonuzu boyunuzun metre cinsinde karesine böldüğünüz zaman bulunan sayıdır.



Vücut Kitle             _             Kilo (kg)
İndeksi                    _      ------------------------------
                                           Boyun karesi (m)  


20-25---normal
25-30---kilolu
30-35---obez
35-40---ileri obez
40-45---morbid obez

Böylece farklı bir tanımlama; morbid obezite kavramıyla karşı karşıya kalıyoruz. Nedir morbid obezite?;

VKİ 40 üzerinde, neden olduğu sağlık problemleriyle yaşam kornforunu bozan ve aynı zamanda oluşturduğu risklerle ölümcül sonuçlar doğurabilen sonuç olarak yaşam süresini kısaltan aşırı şişmanlık halidir.

Bu noktaya nasıl geldik? Geçen ve içinde bulunduğumuz yüzyılda insanoğlunun yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıkları oldukça değişti, hareketsizlik ve yüksek kalorili sık diyetler ile bazı genetik faktörlerin bir araya gelmesi ile böyle bir sağlık problemi kaçınılmaz oldu. ABD nüfusunun %8'i morbid obez, yılda yaklaşık 300.000 kişi obezite nedeniyle hayatını kaybediyor. Yapılan bilimsel çalışmalar gösteriyor ki obeziteye bağlı ölümler sigaraya bağlı ölümleri yakalamak üzeredir.






Morbid Obezitenin Vücuda Zararları?

Morbid obezite kişinin yaşam konforunu, sosyal hayatını ve ruhsal durumunu olumsuz etkileyeceği gibi ciddi yandaş hastalıklara da sebep olacaktır.

Kalp-Damar Hastalıkları:
Günümüzde hala damar sertliği ve kanserler insanoğlunun ölümüne sebep olan en sık iki sağlık problemidir. Morbid obezite hastaları damar sertliği açısından ciddi risk altındadır. Kalp krizi ve inme-stroke gibi damar sertliğine bağlı ölüm sebepleri mobid obezlerde daha sık görülmektedir. Bu kişiler bu problemden kurtulamazsa yaşıtlarına göre 10-15 yaş erken hayatlarını kaybediyorlar. Yine kalp damar sistemi ile ilgili kalp yetmezliği, ritim bozuklukları ve uzak dolaşımın bozulması ile varis, toplar damar yetmezliği gibi sorunlar görülebilmektedir.

Şeker Hastalığı:
Abdominal obezite, Tip II şeker hastalığı gelişimi açısından kanıtlanmış bir risk faktörüdür.

Üreme Sistemi:
Obez kadınlarda adet düzensizliği, polikistik over ve kısırlık gibi patolojiler daha sık görülür.


Uyku .bozuklukları, Uyku Apnesi:
Kilonun % 10 artması, tıkayıcı uyku apnesi gelişmesi olasılığını 6 kat arttırmaktadır. Gece çok sık uyanıyor olmak, gürültülü horlamak, havasızlık hissi ile ani uyanmalar, gün içinde uyuklama/bitkinlik halleri olması, sabah baş ağrıları ve dikkat ve hafıza bozuklukları şeklinde özetlenebilir.

Safra Kesesi:
Safra taşlarının sıklığı özellikle obezlerde daha da artmaktadır.

Karaciğer Hst:
Karaciğerde yağlanma, kronik hepatit, siroz. Kalıcı karaciğer hasarı oluşmadan ameliyat edilmiş olmaları tabi ki büyük önem taşır.

Akciğer Problemleri:
Nefes darlığı

Kemik-Eklem Problemleri:
İskelet-kas sistemi ağrılıar, osteoartir dediğimiz eklem problemleri, omurga hastalıkları görülmektedir. Morbid obezitede basit fiziksel aktiviteler bile ağrıya sebep olduğu için hareketlerde kısıtlama başlayacak buna bağlı olarak obezite artacaktır.

Reflü:
Obezitede reflü olasılığı ve şiddeti artacaktır.

Sindirim Sistemi:
Diş eti problemleri, kabızlık, kalın barsak divertikülleri, hemoroid gibi sindirim sistemi ile ilgili hastalıklar daha fazla görülür. Kasık fıtığı, göbek fıtığı gibi karın duvarı hastalıkları artmıştır.

Kanser:
Yemek borusu, kalın barsak, meme, böbrek, rahim, rahim ağzı, prostat, pankreas ve safra kesesi kanserlerinin obez hastalarda arttığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır.

Kişi morbid obez olduğunun farkına vardı ne yapmalı?

Öncelikle morbid obezitenin sadece estetik yada sosyal hayatla ilgili bir problem olmadığı ciddi bir sağlık sorunlarına yol açıp yaşam süresini kısaltan hastalık olduğunu kavramak gerekir. İkinici yapılacak şey etraftan duyduğunuz her şeyi unutup çaresiz bir şekilde kaderinize razı olmak yerine mutlaka tıbbi yardım almak amacıyla bu konuyla ciddi şekilde ilgilenen bir sağlık kurumuna başvurun.

Peki hangi sağlık kurumuna başvuralım?
Bu konuda ideal yaklaşım obezite ile ciddi şekilde ilgilenen bünyesinde dahiliye yada endokrinoloji uzmanı, obezite konusunda donanımlı diyetisyen, psikolog ve obezite cerrahisinde deneyimli cerrahın olduğu kurumlara başvurmaktır.

Başvurudan sonra ne yapılıyor?
(Hasta geldi VKİ:42; ne zaman ameliyat olmak istersiniz? Tabi ki değil!) Benim de içinde bulunduğum kurumda ki günümüzde ideal yaklaşım budur; öncelik biz hastamızla görüştükten sonra dahiliye uzmanımızdan görüş alıyoruz.(medikal durumu, cushing hastalığı) Gerekirse kardiyoloji, göğüs hastalıklarına danışıyoruz. Ardından diyetisyenimiz devreye giriyor.(bu problemde hastanın yaşam tarzı, beslenme alışkanlığı, doğru diyet) Bu değerlendirmeler olduktan sonra tüm sonuçlarıyla hastamızı biz tekrar görüyoruz. Diyet programı, fiziksel egzersiz gerekirse psikolojik destek ile takip başlıyor.
Kriterimiz nedir? Morbid obez hastası doğru diyetin en az 2 kez ve en az altışar ay boyunca yapılmasıdır. İşte morbid obezitenin zorluğu burada karşımıza çıkıyor, en iyi şartlarda bile morbid obezitede başarı şansı %3. Yani uzun dönemde Yo-Yo Sendromu dediğimiz durum karşımıza çıkıyor, hastaların yaklaşık %97'si aynı kiloyu hatta da daha fazlasını geri alıyor. Bu başarı şansının düşük olması demek değildir ki ilk tercih ameliyat olsun, düşük de olsa bu şans mutlaka kullanılmalıdır.


Kim ameliyat olmalı?

Özel hormanal bozukluğu olmayan ve diyetle zayıflayamadığı kanıtlanmış tüm morbid obezler ameliyat için değerlendirilebilir.

VKİ 35-40 arasında olan ileri obezler hastalarda ek hastalık (HT, DM) oluşmuşsa bu grup da ameliyat için adaydır.

Bilimsel çalışmalar şunu göstermiştir, iki diyet uygulaması ile istenen sonuç elde edilemiyorsa ısrarcı olmak zaman kaybı olacaktır ve obezitenin geri dönüşü olmayan sonuçlarına sebep olabilecektir. Bu yüzden kriterleri sağlayan hastaya cerrahi seçeneğini sunmamak ve zaman kaybettirmek tıbbi hata olarak değerlendirilir.(Bu konuda 'bence' olmaz!)

Cerraki kararı verildi, süreç nasıl işler?

Hastanın ameliyat kriterlerine uyduğunu tespit ettik ve ameliyat kararı verdik, bizim obezite hastalarımız bu konuyu oldukça araştırmış bilgi sahibi kişilerdir ama yine de öncelikle hastalarımızı bu konuda ayrıntılı şekilde bilgilendiriyoruz.
Ameliyat sonrası içinde bulunacağı yaşam tarzına, yeni hayatına hazır olup olmadığını irdeliyoruz. Diyet, günlük yaşam, sportif aktiviteler gibi değişikliklere hazır olup olmadığına göre son kararı veriyoruz.
Her hastamızı mutlaka dahiliye, göğüs hastalıkları, kardiyoloji, psikiyatri, anestezi uzmanlarımıza muayene ettirip ameliyat ve sonraki aşamada bizim sürecimizi olumsuz etkileyecek patoloji olup olmadığına göre önlem alıyoruz.
Çeşitli ameliyat teknikleri var, mekanizma sınırlayarak, emilimi azaltarak ve iştahı azaltarak işliyor. Hasta için hangi teknik uygunsa ona göre karar veriliyor.
Ameliyat genel anestezi altında ve laparoskopik olarak yapılır. Hasta ameliyat sonrası 4-6. saatte ayağa kalkar, ağrı kesicilere yanıt veren hafif ağrısı olur. 1. günde kaçak kontrolü sonrasın berrak sıvı gıda başlanır. Bundan sonra diyetisyenlerimiz devre girer. Genellikle 3. gün taburcu edilir ve ortalama 7. gün normal hayatlarına geri dönerler.
Eve döner dönmez yürüyüş başlanmalıdır, 7. gün kondisyon bisikleti, yüzme, 40. günden itibaren ağırlık egzersizleri ile yaşam tarzı haline getirilmelidir.
Biz ameliyat sonrası ilerleyen dönemde motivasyonun kaybolmaması için ekip halinde hastalarımızla irtibatı kesmeyip sürekli teşvik etmeye çalışıyoruz. Yani ameliyat sonrası dikişler alındı bitti mi?

Ameliyat sonrası problemler ve ölüm

Ameliyat sonrası problemleri konuşurken; morbid obezite hastalığının hayatı tehdit eden ölümcül bir hastalık olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Morbid obez kişiler eğer tedavi edilmezler ise yaşıtların göre 10-15 yıl daha erken yaşamını yitirmektedir. Dolayısı ile burada estetik hoşnutsuzluk düzeydeki bir şişmanlıktan bahsetmemekte olduğumuzu yeniden vurgulamakta yarar vardır.


Obezite cerrahisinde dünya çapında kabul edilebilir ölüm riski %0 1-4'dür. Fakat bu ameliyatlar sonrası ölümler oldukça sansasyonel oluyor. Toplumun bakış açısyla ilgili, örneğin by-pass yada kalça kırığı ameliyatı sonrası ölüm haber değeri taşımaz.

Genel anestezi ile ilgili riskler; önceden yapılan hazırlık önemlidir, gelişmiş teknoloji ile anlık takip ve müdahale imkanı vardır. (1/30000)

Bacaklarda pıhtı oluşumu ve akciğer embolisi

Yapılan işleme bağlı riskler: kesilip dikilen mide kısmından kanama ve kaçaklar olabilmektedir. Bu durumların oranı %1-2 civarındadır.

Ameliyatın yapılacağı sağlık tesisinin seçimi istenmeyen durumların ortaya çıkmaması ve ortaya çıkması durumunda hızlı ve doğru müdahalenin yapılması açısından çok önemlidir.
Biz hastanemizde, bahsettiğimiz ameliyatları olacak hastalarımızı ameliyat öncesi kapsamlı şekilde inceleyerek, aynı zamanda ameliyat-yatış süreci boyunca ve taburculuk sonrasında genel cerrahi ekibi olarak direk bizime iletişime geçecek şekilde takip ediyoruz. Böylece oluşacak bir sorun karşısında zaman kaybetmeden ve hastayı bir an önce iyileştirmeye yönelik hareket edebiliyoruz.

Uzun dönemde %1-4 darlık gelişebilir.
Uzun dönemde yine cilt sarkmaları görülebilmektedir.
Uzun dönemdeki en büyük problem tekrar geri kilo alımıdır. Ameliyat sonrasında önerilen diyet ve egzersiz programlarına uyan hastalarda tekrar morbid obezite gelişme sıklığı %3-4 altındadır. Burada bir konuya değinmekte fayda var, hastalarımızdan değil de daha çok çevrelerinden geliyor; ameliyat sonrasında o kadar diyet ve spor yapacaksan ameliyata ne gerek var? Morbid obez olan kişinin en iyi şartlardaki diyet ile birlikte hastalıktan kurtulma oranının %3 civarı olduğunu söylemiştik. Bugün biz mide-barsak sisteminin de çeşitli hormonlar salgılayan endokrin organlar olduğunu biliyoruz. Cerrahi ile çıkarılan mide kısmıyla birlikte iştahı kontrol eden bazı maddeler de sistemden uzaklaşıyor ve kilo hem mide kapasitesinin azalması hem de bu maddelerin uzaklaşması ile daha az miktarda besin ile doyabiliyor.


Terazinin ağır basa tarafı iyi Şeyler

Hastaların tamamına yakını çok ciddi kilo verir.
Şeker hastalığı durumuna göre ilaç ihtiyacı azalır, hatta ortadan kalkabilir.
Hipertansiyon, kolesterol yüksekliği düzelebilir.
Uyku apnesi düzelir.
Karaciğer yağlanması ortadan kalkar.
Diz ağrıları, eklem ağrıları ortadan kalkabilir.
Obezitenin sebep olduğu kanser riskleri ortadan kalkar.
Kısırlık problemine çözüm olabilir.
Cinsel sağlıkta belirgin düzelme olur.
Yaşam süresi uzar.
Psikolojik durum anlamlı düzeyde olumlu etkilenir.

Sonuç olarak obezite hastalığının, yaşam konforunu bozan ve ciddi yandaş hastalıklarla birlikte insan ömrünü kısaltan bir durum olduğunun farkında olmak gerekir. Bu sorunu yaşayan kişilerin obezite ile tam kapsamlı olarak ilgilenen sağlık kurumlarına başvurup koruyucu hekimlik ve obezite tedavi seçenekleri konusunda doğru bilgilenmesi büyük önem taşımaktadır.


Çorlu Vatan Hastanesi
Op Dr Okay Pırtı

0 531 898 12 49

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder